Türk edebiyatında romanın gelişimi, Tanzimat Dönemi ile başlar ve günümüze kadar çeşitli evrelerden geçerek zenginleşmiştir. Bu süreçte, Batı edebiyatının etkisi belirgin olmuş, yerli unsurlarla harmanlanarak özgün bir roman geleneği oluşturulmuştur.
- Tanzimat Dönemi Romanı: İlk roman örnekleri bu dönemde görülür. Temelde Batı'dan yapılan çeviriler ve uyarlamalarla başlayan süreç, kısa sürede yerli yazarların özgün eserler vermesiyle devam etmiştir. Bu dönem romanlarında genellikle toplumsal sorunlar, yanlış Batılılaşma, aile ilişkileri gibi konular işlenmiştir. Romanlar teknik açıdan Batı romanları kadar gelişmiş olmasa da, Türk romanının temellerini atmıştır.
- Servet-i Fünun Romanı: Tanzimat'tan sonra, Servet-i Fünun dönemi romanı, teknik açıdan daha başarılı örnekler sunmuştur. Bu dönem yazarları, dil ve üsluba daha fazla önem vermişlerdir. Realizm ve natüralizm akımlarının etkisiyle, daha gerçekçi ve detaylı betimlemelere yer verilmiştir. Ancak, toplumsal konulara daha mesafeli durulmuş, bireysel duygular ve psikolojik tahliller ön plana çıkmıştır.
- Milli Edebiyat Romanı: Milli Edebiyat akımıyla birlikte, romanlarda milli değerler, Anadolu insanı ve Kurtuluş Savaşı gibi konular işlenmeye başlanmıştır. Bu dönem romanları, halkın yaşam tarzını, geleneklerini ve sorunlarını gerçekçi bir şekilde yansıtmayı amaçlamıştır. Dil sadeleşmiş, İstanbul ağzı yerine halkın kullandığı dil tercih edilmiştir.
- Cumhuriyet Dönemi Romanı: Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte, Türk romanı yeni bir döneme girmiştir. Bu dönemde, toplumsal değişimler, modernleşme, köyden kente göç, sınıf çatışmaları gibi konular işlenmiştir. Farklı edebi akımların etkisiyle, roman türü daha da zenginleşmiş, farklı anlatım teknikleri ve üsluplar denenmiştir.
- Modern ve Postmodern Roman: 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, Türk romanında modern ve postmodern akımların etkisi görülmeye başlanmıştır. Bu dönem romanlarında, geleneksel anlatı yapıları yıkılmış, bilinç akışı, iç monolog, ironi gibi teknikler kullanılmıştır. Bireyin iç dünyası, kimlik sorunları, yabancılaşma gibi temalar ön plana çıkmıştır.